Edebiyat

Tabutname

TABUTNAME

 

Ağlamak çaresizlik diyenler çaresiz.  Ağla!

Elinden tutmayacak kimse. Adı da kendi de soğuk bir sabaha asla uyanamayacaksın. Arzun olsa da direnmeye puslu pişmanlıklara, kurumuş boğazında son dünya nimetlerinden buruk bir tat alacaksın. Nice senelere eremeyeceğini anladığında, nice seneler gördüğünü hatırlamaya çalışmak acı taşıyacak gönül değirmenine. Her tatlı anı arkada bıraktığını bilmekten daha acı ne var?

 

Herkes gitse,

Ya sen tek kalırsan.

Yaşamak kadar ölebilmekte önemli.

Yaşamayı bildin mi sonrasını bilesin?

 

Yaş tahtalardan özensizce çatılmış bir tahtırevan park etmiş mekân girişine. Riyalar gözyaşı olmuş kaynıyor zamansız gidişine. Söz desen neye teselli olmuş bilinen sonlarda. Yalınayak bir buz parçası halin. Ruh dediğin bir bütünken bedenler ne kadar zalim. Oysa bir bebek kadar çaresizdir silah yapan ellerin sahipleri kurşun yediklerinde.

Işıktan hızlı koşmak istedim.

Öylesi bir özgürlük bendeki.

Sessizliğe gömün beni,

Sessiz mezarlar çok kalabalık.

 

Ahiretin her tarifi dünyevi. Bir rakı sofrasında yeniden doldurabilirsem gönlümü. Kadehimde yazılı manzumeyi okurken ciğerim. Hayatına dert soktuğum kim varsa ondan özür dilerim. Geçmişi arkada bırakmakta zorlanırken, ahire umutla bakmak kolay olmuyor. Cevapları verilmiş sınava hazırlık başlar bol baharatlı bir hayatın servis tabağına alındığında bedenin. Beyaz bir ambalajla paketlenmiş kederin. Gidiş yoluna düzülürken methiyeler. Arkada kalanlar için yine senden hediyeler.

Hayat gerçek zamanlı yaşanır.

Gel deyişler hep boşlukta…

Peki, bu ne izafi takip!

Zaman penceresinden gördüğüm,

Sen misin sahip?

 

Ortada bir ser, kalbim serkeş. Çukurdan önce bir şenlik arası… Satışa çıkarılmış, hatıralarla dolu bir bina. Tadilat tutmaz… Gişe umuduyla çektim derdini tasasını. Taze kavaktan çakmışlar tabutumun kasasını. Günahımdan esner günahkâr omuzlar. Toprağa doğru hüznü, sevgisizler mahmuzlar. Kürek kürek kaçar iyi niyet. En iyi ihtimalle esmer kurulan cümleler. Her günlük derdine çare olur ölüm.

Hayata çare bekleyenler siz de ölün!

 

Aykut Çavdar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu