Psikoloji

Psikolojik Terimler

Merhaba değerli okuyucumuz. ???? Seri şeklinde yayınlanacak olan psikoloji köşemizde, her ay sizler için birkaç tane psikolojik terimi ve açıklamalarını paylaşacağım. Böylelikle hepimizin içinde yaşadığı ya da yakın çevresinde karşılaştığı -ancak ismini bilmediği- sorunlarla resmen tanışmış olacağız. Çünkü bir sorunu resmen tanımak demek, çözülmesi için en büyük adımı atmış olmaktır. Bu ay temamızla da bağıntılı olarak, gerçeklik algısının farklı bozuklukları üzerinde duracağız.

Öğreneceğimiz üç terimimiz var, bunlar: Depersonalizasyon / Derealizasyon Bozukluğu, Temporal Lob Epilepsisi, Beden Dismorfik Bozukluk.

Biliyorum, günümüz şartlarında kolay değil ancak hepinizin ruhsal bütünlüğünüzü koruyabilmek için gereken dayanıklılığa sahip olmanızı diliyorum. Keyifli okumalar.

 

Depersonalizasyon / Derealizasyon Bozukluğu

Tanım: Depersonalizasyon, kişinin kendisini gerçek olmadığı veya dış dünyayla bağlantısını kaybettiği hissine kapılmasıdır.

Derealizasyon ise, kişinin çevresinin gerçek olmadığı veya değiştiği hissine kapılmasıdır.

Bu bozukluklar, kişinin kendi bedeni veya çevresiyle ilişkisini kaybetmesine neden olabilir.

 

Açıklama:

Depersonalizasyon/derealizasyon bozukluğu, kişinin kendini veya çevresini

gerçek olmadığı, yabancı veya değişmiş gibi hissettiği bir psikiyatrik bozukluktur.

Bu bozuklukta, kişi kendisini veya çevresini sanki bir rüya veya filmdeymiş gibi

algılar.

 

İki temel bileşeni vardır:

1-Depersonalizasyon

2-Derealizasyon

 

Depersonalizasyon: Kişi kendisini gerçek olmadığı, yabancı veya dışarıdan izliyormuş gibi hisseder. Kendi bedenine veya ruh haline yabancılaşır ve kendi varlığını sorgular.

Derealizasyon: Kişi, çevresinin gerçek olmadığı, değişmiş veya yabancı olduğunu hisseder. Dünya etrafındaki nesnelerin veya insanların gerçekliğini sorgular ve çevresindeki her şeyin karmaşık veya tuhaf olduğunu düşünür.

 

Depersonalizasyon/derealizasyon bozukluğu genellikle stres, travma veya anksiyete gibi zorlayıcı yaşam olaylarına tepki olarak ortaya çıkar. Kişi, bu semptomları yaşadığında, gerçeklikten kopmuş veya uzaklaşmış gibi hissedebilir ve bu durum günlük yaşamını olumsuz yönde etkileyebilir.

Tedavi genellikle psikoterapi ve bazen ilaçlarla yapılır. Psikoterapi, kişinin semptomlarını anlamasına, kabul etmesine ve başa çıkma becerilerini geliştirmesine yardımcı olabilir. İlaçlar, semptomları hafifletmeye yardımcı olabilir ve altta yatan anksiyete veya depresyon gibi durumları yönetmeye yardımcı olabilir.

Depersonalizasyon/derealizasyon bozukluğu, psikolojik bir rahatsızlık olduğu için ilginç olduğu kadar karmaşık bir konudur. Ancak, bu bozukluğun insanların yaşadığı deneyimleri ve bu deneyimlerin nasıl etkilediğini anlamak ilginç olabilir.

 

Örneğin, depersonalizasyon/derealizasyon bozukluğu yaşayan kişiler, gerçekliği algılama şekillerindeki bu değişiklikler nedeniyle sıradan yaşam olaylarını bile farklı bir perspektiften görebilirler. Bu, bazen yaratıcı düşünme veya sanatsal ifade gibi alanlarda farklı ve benzersiz bakış açılarına yol açabilir.

 

Ayrıca, depersonalizasyon/derealizasyon bozukluğu yaşayan kişilerin deneyimleri, insan zihninin nasıl çalıştığına ve gerçeklik algısının ne kadar esnek olduğuna dair ilginç bir pencere sunabilir. Bu durumlar, gerçekliğin ne kadar kişiselleştirilebilir olduğunu ve her bireyin gerçekliği nasıl algıladığını anlamamıza yardımcı olabilir.

 

 

Ancak, depersonalizasyon/derealizasyon bozukluğu yaşayan kişilerin deneyimleri genellikle acı verici ve zorlayıcıdır, bu nedenle bu konuda hassas olmak önemlidir. Bu bozukluk hakkında daha fazla bilgi edinmek, farkındalığı artırmak ve bu durumla ilgili daha iyi anlayış geliştirmek için önemlidir.

 

Derealizasyon bozukluğu uzun ve şiddetli sürüyorsa, profesyonel yardım almanız gerekir. Konuşma ve nefes terapisi gibi psikoterapi metotlarını kapsayan tedavi süreci, uzmanın uygun gördüğü bir ilaç ile de sürdürülebilir. Anksiyete ve depresyon semptomlarını hafifletmek amacıyla reçete yazılabilir.

 

 

Temporal Lob Epilepsisi

Tanım: Temporal lob epilepsisi, beyindeki temporal lobda meydana gelen nöbetlerle ilişkilidir. Bu nöbetler sırasında kişi halüsinasyonlar yaşayabilir veya gerçeklik algısı bozulabilir.

Açıklama: Temporal lob epilepsisi, beyindeki temporal lob adı verilen bölgede meydana gelen nöbetlerle ilişkilidir. Temporal lob, işitme, hafıza ve duyguların işlendiği önemli bir beyin bölgesidir. Temporal lob epilepsisi, bu bölgedeki anormal elektriksel aktivitenin neden olduğu nöbetlerle karakterizedir.

Bu nöbetler, kişinin davranışlarında, hislerinde ve algılarında ani ve belirgin değişikliklere neden olabilir. Örneğin, kişi tuhaf duygular yaşayabilir, halüsinasyonlar görebilir veya garip kokular, tatlar veya sesler algılayabilir. Bazı durumlarda, kişi duygusal tepkilerde anormal değişiklikler yaşayabilir veya davranışlarında otomatik ve tekrarlayıcı hareketler yapabilir.

Temporal lob epilepsisinin semptomları kişiden kişiye değişebilir ve nöbetler sırasında yaşanan deneyimler de farklılık gösterebilir. Tanı koymak için genellikle EEG gibi testler kullanılır ve tedavi, antiepileptik ilaçlarla veya nadiren cerrahi müdahaleyle yönetilebilir.

Semptomlar: Temporal lob epilepsisinin semptomları kişiden kişiye değişebilir, ancak bazı yaygın semptomlar şunları içerebilir:

Deja vu veya jamais vu deneyimleri

Ani duygusal değişiklikler veya anormal duygular

Otomatik davranışlar veya tekrarlayıcı hareketler

Halüsinasyonlar, özellikle kokular veya tatlar

 

Temporal lob epilepsisi olan kişiler, nöbetleri yönetmek için bazı yaşam tarzı değişiklikleri yapabilirler.

Bu, düzenli uyku alışkanlıkları, düşük stres seviyeleri ve düzenli egzersiz gibi şeyleri içerebilir.

 

Beden Dismorfik Bozukluk

 

 

Tanım: Beden dismorfik bozukluk, kişinin kusurlu olduğuna inanmasıyla karakterize olan bir psikolojik bozukluktur. Bu kusur, başkaları tarafından fark edilmediği halde kişi tarafından aşırı bir şekilde vurgulanır ve bu kusur nedeniyle kişi sürekli endişe duyar. Beden dismorfik bozukluğu, temelde bir fiziksel kusuru olsun olmasın, veya hafif derecede bir fiziksel kusuru olduğu durumlarda, kişinin bu dış görünümü ile zihinsel olarak aşırı derecede uğraşması ve meşgul olması hali olarak tanımlanabilir (dismorfofobi).

 

Açıklama: Bu bozuklukta, kişi genellikle vücutlarıyla ilgili gerçek dışı bir algıya sahiptir ve bu algılarından dolayı önemli sıkıntılar yaşarlar. Örneğin, kişi kendi yüzünün veya vücudunun belirli bir kısmının çok çirkin, asimetrik veya anormal olduğuna inanabilir. Bu inançlar, kişinin sosyal etkileşimlerini, işlevselliğini ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir.

Beden dismorfik bozukluk, genellikle kişinin sürekli olarak aynaya bakması, vücut kısımlarını kontrol etmesi veya makyaj veya giyim gibi davranışlarla kusurlarını gizlemeye çalışmasıyla belirti verebilir. Bu davranışlar, kişinin işlevselliğini ve sosyal ilişkilerini olumsuz etkileyebilir ve kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürebilir.

Tedavi genellikle psikoterapi ve bazen ilaçlarla yapılır. Psikoterapi, kişinin kusurlu inançlarını anlamasına, kabul etmesine ve başa çıkma becerilerini geliştirmesine yardımcı olabilir. İlaçlar, semptomları hafifletmeye ve altta yatan anksiyete veya depresyon gibi durumları yönetmeye yardımcı olabilir.

Beden dismorfik bozuklukla ilgili pek bilinmeyen bazı noktalar:

  • Görünmeyen Kusurlar: Beden dismorfik bozukluğu olan kişiler, dışarıdan bakıldığında fark edilmeyen veya gerçekte var olmayan kusurlara odaklanabilirler. Bu kusurlar, başkaları tarafından fark edilmediği halde, kişinin kendisini aşırı derecede rahatsız etmektedir
  • Erkeklerde de Görülür: Beden dismorfik bozukluğu, sıklıkla kadınlar arasında görülen bir bozukluk olarak algılanır, ancak erkeklerde de görülebilir. Erkekler genellikle kas kütlesi veya saç dökülmesi gibi belirli görünüş özellikleriyle ilgili endişeler yaşayabilirler.
  • Sosyal İzolasyon: Beden dismorfik bozukluk, kişinin sosyal etkileşimlerini ve ilişkilerini olumsuz yönde etkileyebilir. Kişi, kusurlarını gizlemek veya mükemmel görünmek için sürekli olarak çaba harcayabilir ve bu da sosyal izolasyona yol açabilir.
  • Doktor Alışverişi: Beden dismorfik bozukluğu olan kişiler, kusurlarını düzeltmek veya değiştirmek için sık sık estetik cerrahlar, dermatologlar veya diğer sağlık uzmanlarına başvurabilirler. Ancak, cerrahi müdahale genellikle kişinin algıları üzerinde kalıcı bir etki bırakmaz ve semptomları hafifletmez.
  • Başka Bozukluklarla İlişkisi: Beden dismorfik bozukluğu olan kişiler genellikle başka psikolojik bozukluklarla da mücadele ederler. Bunlar arasında depresyon, anksiyete bozuklukları ve yeme bozuklukları bulunabilir. Bu nedenle, doğru teşhis ve tedavi için kapsamlı bir değerlendirme önemlidir.
  • Tedavideki Zorluklar: Beden dismorfik bozukluğun tedavisi, kişinin kusurlu inançlarını değiştirmek ve beden imajını iyileştirmek için uzun vadeli ve sabır gerektirir. Bu, psikoterapi, ilaçlar ve destek grupları gibi bir dizi tedavi yöntemini içerebilir.

Selin SİVARİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu