Eğlence

Çürük Sözler Katedrali

Ve Bazı Ağır Laflar

ÇÜRÜK SÖZLER KATEDRALİ

Merhaba az ama öz okuyucularım, genelde bu yazımda küfür kullandığım için az okunuyor ama çok eleştiriliyor, bundan dolayı editör argoyu azaltmamı istedi. Bazı yazarlarımız da sorun çıkarttı, buradan hepsine sövgülerimi sunuyorum…

Bu ay size farklı bir bakış açısı sunmaya karar verdim: küfür etmeden küfür etkisi yaratmanın yollarını anlatacağım. Hepimiz zamanında şunu demişizdir ‘keşke sövseydi, bu kadar zoruma gitmezdi’. Peki bu kelimeler neler ve nasıl kullanılır? Birisine yaptığınız bir hata olsa ve size ‘’yapacağın işi sikeyim’’ demek yerine ‘’Sen de bu kadarsın’’ demesi ne kadar ağır bir etki yaratır ya da ‘’hiçbir hakaret senin kadar alçalamaz’’ bunlar fazlasıyla devam ettirebilir peki bunu nasıl kullanırız olabildiğince kibar ve kalbe nakşedecek kadar sert olması gerekiyor ve karşınızdaki insana şu sözü söyletmeliyiz: keşke sövseydi, bu kadar ağrıma gitmezdi. Peki bunu en iyi yapanlar kimler? Türk edebiyatında bunun birçok örneği var, bunları sizinle paylaşmak istiyorum. Ama girişi Dünya edebiyatında büyük yer kaplayan Franz Kafka ile yapmak istiyorum.

  • Beni üzebilecek değeri sana verdiğim için kendimden özür dilerim. – Franz Kafka
  • Sen kendime yaptığım en büyük saygısızlıksın. – Cemil Meriç
  • Kusura bak, bilerek oldu, bir daha da olur, sessizce geber. – Küçük İskender
  • Bana kalbimdesin deme, bilirsin, kalabalık yerleri sevmem. – Edip Cansever
  • Kitap yazıyormuşsun, benden de bahset, iyi kapak olurum sana. – Murathan Mungan
  • Sen gitmekle sadece eylem yaparsın, ben unutmakla devrim yaparım. – Nazım Hikmet
  • Şaşırmıyorum yaptıklarına, acıyorum haline, sen bu sun. – Cemil Meriç
  • Sana hakaret bile etmeyeceğim, çünkü hiçbir hakaret senin kadar alçalamaz. – Necip Fazıl Kısakürek
  • Unutsun beni demişsin, bu bana imkansız geliyor çünkü unutmam için önce hatırlamam gerekiyor. – Cemal Süreya
  • Sana kızmıyorum, sen bu kadarsın, bilmeliydim. – Cemil Meriç
  • Döndüm arkamı sana, sen sırtımdan vurmayı seversin, yüzüm ağır gelmesin. – Atilla İlhan
  • Bitten, açlıktan sıtmadan betersin, yüz Türkiye olsa, elinden gelse, yüzünü de zincire vurur, yüz kere satarsın, milletimin en talihsiz gecesi, senin ana rahmine düştüğün gecedir. – Nazım Hikmet
  • Bilmediğin şey yok, her şeyi sen biliyorsun, herkes kendini bir bok, sen iki bok sanıyorsun. – Aziz Nesin
  • Sen alçak bile değilsin, çünkü alçaklık seviye belirtir, sen çukursun, çukur lağım çukuru. – Necip Fazıl Kısakürek
  • Üşüyor musun? Kıyamam, ne olur üşüme, donarak geber. – Küçük İskender

Biz kötü insanlar değiliz, sadece küfür etmek bir yaşam biçimi haline gelmiş ve yerinde edilen küfür, şiir gibidir demiştik. Ama sürekli olarak küfür etmek sadece bizi kötü gösterir, dozunda ve yerinde edilmelidir, diğer türlü bizi kötü gösterirsiniz, o yüzden s**ikiklik yapmadan dozuna kullanın. Yazının sonuna gelirken bütün okurlarıma sövgülerimi sunuyorum.

Küçük İskender’den inciler:

-Bu ilişki için elinden geleni yaptın mı, sevgilim?

-Evet, yaptım.

-Tamam, şimdi de ayaklarından geleni yap, siktir git.

 

 

-Senin rengin de belliymis.

-Hangi renk?

-Kahbe rengi.

 

-Giderken sana hoşçakal demek isterdim.

-Neden demedin?

-Kahpelikler aklıma geldi, o yüzden sana hoşt çakal diyorum.

 

Bahadır SOLAK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu